N.K.

fasulyeden'de gördüm; koymazsam ölürüm.
''Bursa'nın Nilüfer ilçesinde sitenin 10'ar katlı bloklarından birinin asansöründe, binaya su getiren firmada çalışan 27 yaşındaki su dağıtıcısı N.K.'nın yaklaşık 1 dakika boyunca boş damacanayla mastürbasyon yaptığını gördü.Bilgisayar teknikerleri, kayıtları daha da dikkatle incelediklerinde aynı kişinin aynı gün içinde iki kez su getirdiğini, ikisinde de asansörde boş damacanayla mastürbasyon yaptığını tespit etti. Olayın ardından sitenin içindeki duvarlara ise, su dağıtıcısının çalıştığı firmadan 'bazı nedenlerle' su alınmaması gerektiği uyarıları asıldı..''
haberin tamamı şurda montaj/bobiler: rustyanka

Leonor Varela @Americano.

*bi boşluk hissediyorsan,çocukları uyutup yutup'u izleyemiyorsun demektir.

Hööh!

5-10.

Masadaki herhangi birinin garsonu çağırmak için çebelleştiği halde garson şahsın masaya bakmamak için direndiği durum,masadaki diğer insanlarda garsonun masaya gelip gelmeme ihtimaline odaklanma,yemeğe ara verip gelincik modunda boyun hareketleriyle kombine jestlerle garsonun dikkatini çekmeye çalışma ve yüklüce stres gibi etkiler yaratabiliyor.Garsonu çağırmaya çalışan şahıs,diğerlerinin bu diken üstü tavırlarını görünce lanet olsun deyip yemeğine kaldığı yerden devam etme yolunu seçiyor ki tüm bunlar 5 ya da 10 saniye gibi kısa bir zaman içersinde oluyor.Tıpkı benim şu an için Ankara'ya yolculuğum olmamasına karşın içimdeki kıpırlığı esas alarak 5 ya da 10 saniye içersinde kendime bu şarkıyı armağan etmeye karar verdiğim gibi.

Rock'n Coke 2009.

Bir hadiseye karar veremediğinde aklına ilk gelen opsiyonu seçme stratejisini uyguluyorum.Yani anı yaşamaktan yanayım.''Vodafone musun amk?'' diyebilirsin lakin ''Limonata mı,ayran mı hmm mm..?'' yerine ''Tamam limonata,koy götüne gitsin.'' olayı tertemiz fikrimce.Rock'n coke'a gitme hikayesi de biraz limonata gibi; gel gitler arasında en sonunda pılı pırtı toplamaca.Ondan sonrası şöyle:
Olay rock'n coke'dan ziyade Prodigy içindi ki kombine yerine ilk gün için bilet artı sahne önü patlattım,iyi de ettim.Tüm gün boyunca genelde alternatif sahneyi tercih ettik gerek gölge olması gerek daha iyi alantırikleşmemizden.Wufi denilen bir grup varmış varlığından bihaber olduğum; başarılıydı.İyi seçilmiş eğlenceli müzikler ve danslarla kombine olmuş retrocan tipler.Sonrasında,ana sahnede çıkan Emre Aydın'la çakışan Gren alternatif çadırı doldurdu ki sayko davulcuları ve sağlam performanslarıyla saygı kazandılar.Zukero sayesinde dinlemiştim bi kaç kez kendilerini,çok can yakar bunlar.Ben de bu Emre Aydın zırtapozundan bi cacık anlamıyorum.Senin ne işe yararsın tüyü bitmemiş ergenleri gothikleştirmekten başka? Neyse,Gren'i yolladıktan sonra ana sahnede Juliette Lewis 'ın kendi kadar yırtık şovunu izliyoruz.Ana sahnedeki kayda değer şahıslardandı.After that,çimlerde yayılmaca,karın doyurmaca,fonda epey bi Sakin.Hava kararınca Duman.Kaan'dan inciler ''Bakalım neler olacak..?'' diyerek başlayan konser Prodigy ibadeti öncesi günü kurtaranlardandı.Her şarkısı mı ezbere bilinir? Bir ara aha unuttu Kaan sözleri böğürüyor saçmalıyor derken Billie Jean'e bağlıyor ve göt ediyor hepimizi.Duman'dan sonra fenafillah kamil insan olma yolunda ilerliyoruz adım adım.
Prodigy'e saatler kalmış.Kuyruklar fena,biralar ikişer üçer alınıyor.Yine alternatif sahnede hafif tempoda ısınma turları derken çanlar Prodigy için çalıyor.Yerimizi alıyor Liam'ın pilot kabinine geçmesini bekliyoruz ve uçuş başlıyor.Maxim'in ''Where is my fucking Turkish warriors..?'' şeklindeki atarlarıyla türbülanslara giriyor çıkıyor, bir yandan da kabin görevlisi Keith'in balgamlarından kurtulmaya çalışıyoruz.Anam anam.. take me to the hospital..! Smack my bitch up'ın iniltili kısmında Maxim'in : ''get the fuckin down..!'' komutuyla zorda olsa herkes yere çöküyor.''Ahanda noluyor? Maxim Başkan Pınarbaşı mı çektiriyor..! :) '' esprileri gırla.''G'' noktasında ortalığın amına koyuyorlar tabiki ve oksijen maskeleri eşliğinde inişe geçiyoruz.
*dikkat çekenler:
-Mr.Güneyhan 'ın ev sahipliğinde bir rock'n coke ve onun prodigy kafası.O nasıl bir mesajdır ya :) ''İstanbul istanbullularındır.invaders must die..!'' akabinde şurdaki yorum.
-Kalabalık gidilesi bi vukuat,çadırlardaki serin su püskürten icatlar,kuyruklardaki fare labirentleri.
-Okulumda para yerine monopoly kartlarının geçiyor olmasından tiksinişim ve festival alanında da monopoly electronic banking versiyonuna toslayışımız.
-Listeye bi çentik.
>videolar-fotolar reklamlardan sonra..

Islak.

Çirkin olan her yemek enfes olmak zorunda mı? Hay ben senin buram buram sarımsağına,ısırdığımda çıkarttığın ''vıpmçıkkkk'' sesine kurban olayım.Kızılkayalar'a kadar kaçtım..

nevarneyok? #10

-Açıldığında kaç üyesi olacağını merak ettiğim radikal bir feysbuk gurubu var aklımda: ''Tüm gün feysbukta video izleyip profilden profile zıplayan asosyal terliksi hayvanlar.''

-Birbirleriyle sıkı pıkı aşnafişne kanki modunda olan bir gruptan bahsederken ''eküri'' diyorsun da, Fransızca'da écurie ahır anlamına geliyor.Yani ''aynı ahıra mensup damızlıklar.'' veya ''ahırdaş büyükbaşlar'' şeklinde anıyorsun o topluluğu.

-Geceleri can sıkıntısı tavan yapınca meyve ve krakerlerle nutella kombinasyonları deniyorum.Bu kombinasyonlar eşliğinde msn listemdeki tiplerin iletilerini okuyor,nasıl edebiyat parçalıyor yine bu gençler diye kulaklarını çekiyorum.Lakin biri var ki beni benden aldı: ''ender gelişen osasuna atakları gibisin'' O kendini biliyor.

-Dünya gözüyle Prodigy 'i izlemek üzere yarın itibariyle İstanbul'a kaçıyoree..

-Son olarak: Nihat Doğan sakal gibidir,kestikçe daha gür çıkar(.) Nokta!

Combination.

hırka: topman, t-shirt: insight , jean: april77 , pabuç: paul smith

Bi Zamanlar N.A.R.O.

Asalları okeklerinden menkûl küsüratınız, karısız kalırsa bitleneceği için evlendirilmiş maço kocalar ile kocasız kalırsa kötü yola düşeceği için başgöz edilmiş cilveli karıların "yaşlanınca bize baksınlar" diye yaptıkları çocuklardınız.

The Kills.

Lacivert.

Dudaklarının çatlakları arasında dans ederken rüyalara dalan ben,her an'ı güzel bir anı olarak kaydetti hafızam yettiğince.Bunlardan romantik bir komedi yaptı.En karanlık sahnesini seçti filminin,gökyüzünde olan beş milyon sekiz yüz kırk sekiz bin altı yüz doksan sekiz yıldızın,aslında bu rakamın binlerce katından daha fazla olduğunu bilerek ve bunlardan kayanlarının herbirinin arkalarında bıraktıkları parıltılı çizgilerle hangi coğrafyalara kimler için düştüklerini düşünürken ağlayabilmek için.Bu lacivert kozmopolitik sonsuzluğa veda eden onlardan biri ben; arkandan hiç göz yaşı sarfetmeyeceğine dair söz verirken kendine,o son öpücüğü almadan kalan hayatına devam edeceği gerçeğinin bilincinde uyutuldu,uyandı ya da hala uyuyordu.

Off The Wall.

The National Gallery-London
''Siyah geldin,beyaz gittin.''
hem peydahlamış-hem tasarlamış: halildogan*
fu©k-copyright 2008-????