Massive Attack!

Fotoğraftaki zat,ben uykudayken dolabın üzerinden üstüme atladı ve masum patilerinin ardında sakladığı pençeleriyle imzasını çaktı.Yatak kan revan; o anki fırlayışım youtube'luk.Dolabın yüksekliği iki metre,yatağa olan uzaklığı en az bir buçuk metre.Bu istatistiklere rağmen yaptığı muazzam atlayışın ardından darbeye maruz bıraktığı yerde 3 dikey çizik oluşturması ilk aşama da ''Imposible is nothing.'' felsefesini yinelese de çiziklerin olduğu yer sol böbreğimin üst kısmı olunca ''Organ mafyası da olabilir'',''Nip tuck'ın yeni sezonunda ameliyat yapar bu.'' gibi tezleri akabinde getirdi.Tüm bunlar olmamış gibi yanımda mırlayıp dolaba her gidişimde soğuk su istemeye devam edecek kadar pişkin oluşu da ayrı bi bohem.3 çiziğe 3 gün ceza; yok sana soğuk su.Ben de senin erotik pozlarını internet aleminde yaymaz mıyım Tomaq efendi!

Combination #3 / Grey Mix.

Kış gridir!
hırka: topman - atkı: topman - bere: diesel - gözlük: vintage - saat: dkny - jean: diesel - kemer: energie - pabuç: fred perry

Klişe Lise Dizileri.

Bireyin en abidik gubidik tivis tivis yılları lisedir elbet.Bu yılları yaşarken insanın seçimleri de bir o kadar abidik gubidik olmuştur.Bunun en bariz örneği müptelası olduğumuz lise dizileri.Bu dizilerdeki klişeler üzerine iki çift kelam edelim.Okulun yakışıklı,asi bir o kadar da popüler deluganlusuyla, o yaş grubu erkeklerde afrodizyak etkisi yaratan ekoseli eteğiyle kombine olmuş en taş hatun kişi sevgilidir ve ''Biz ikoncanız heyoo!'' şeklinde birlikte salınıp cilveleşiyorlardır.Ha bu asi deluganlu her daim basketbol takımının kaptanıdır ve asi tavırları oyununa da yansımıştır.Basketbol demişken,ecnebilerin ''One Three Hill'' olayında bi nebze anlarım; adamlar kolej o yeah man falan takılıyorlar.Lakin biz de yıllardır basketbolun fendini yenmiş,her erkek çocuğunun yürümeyi öğrendikten sonraki zaman-mekan-imkan tanımayan eylemi (salondaki vitrin, koridorun sonundaki banyo kapısı kaleler; aman fiskosun üzerindeki vazoya dikkat! annem aduket çeker!) futbolun hakkı niye yenmiştir?Neyse diğer nokta, öğretimin yanında bilhassa eğitimi de savunan,gençlerin her sıkıntısına hızır gibi yetişen ve her bölümde en az bir tane hayat dersi niteliğinde sözü olan filozofumsu aynı zamanda birazcık dinozorumsu yaşlıca bir hocanın varolmasıdır.Hiç biri Kel Mahmut'un yanından geçememiştir,o ayrı konu.Son hatta en önemli husus, bu dizilerin gençlere aşıladığı empati yeteneğidir.Yakışıklısından güzeline,zıpırından espritüeline,sporcusundan şarkıcısına; şirinler kasabasını andıran bu dizilerdeki ekürileri oluşturan her bireyin bire bir karşılığı izleyen gencin çevresinde mutlaka vardır ve her bölümden sonra gerçek hayata entegre edilen bu tiplerin kendileri gibi konuştuğu,yürüdüğü sanılır; lakin reeldeki gençler dizidekiler gibi yürür,konuşur ve osurur.Davranışlardan bi cacık çıkmadı mı? Giyim-kuşamı benzer,gözleri benzer,saç modeli benzer hiç benzemezse avcunun içindeki ben benzer.Benzer oğlu benzer.Bi de bu gençlerin hepsi biri,biri hepsi içindir.''4 Peynirli Pizza'' şarkısını hepsi tepsiyle bunlara sunmuş olabilir,emin değilim.Anca beraber kanca beraber modundaki bu gençler; yeri gelir bi kız için birbirlerini keserler.Onlar kesedursun; boy sırasına göre kollar önündekinin omzuna:
1- Lise Defteri
2- Koçum Benim
3- Çılgın Bediş
4- Arka Sıradakiler
5- Hayat Bilgisi
-Bir lise dizisi çekeydim de jeneriğinde şu çalaydı:

Tye.

diesel tsubasaysa fifty five misakidir.

Ikarus.

''..Giritli mimar olan Daidalos ve oğlu İkaros, Kral Minos'un Daidalos kendisi ve oğlu için bu labirentten kaçmaya yarayacak bir çift kanat yapar ve balmumuyla sırtlarına yapıştırır. Babası Ikarus'a, uçarken zevkten kaçınması gerektiğini, ne uçmanın coşkusuyla güneşe yaklaşmasını ne de denize yakın uçup kanatlarını nemlendirmemesini ister. İkaros uçabilme özgürlüğü ile babasını dinlemez ve güneşe fazla yaklaşınca balmumu erir ve Ege Denizi'ne düşerek hayatını kaybeder...''

Kre-malı.

Kebabı adana, rakı tekirdağ tatil uludağ ya da bodrumda duble ya da tek ya da diskotekten de öte çöp tenekelerinin kapaklarını kaldırdığımda üzerime fırlayacak kedilerin gıdılarını okşayabileceğim bir dünyam olmalı.Bill Gates'in pencerelerden zengin olduğu şu koftik dünyanın tersine Yasemin'in penceresi kafaya oynamalı.Öyle uzaktaki köylere heves edilmeden tüm köyler yakınlaştırılmalı.Ulaşımdan sorumlu devlet bakanı da Hakan Taşıyan olmalı,hep birlikte gönül yolculuğu yapılmalı.Shrek'deki eşşek Şişko Nuri'nin olmalı;üstüne binmeli kırbacı vurmalı.Çocukları uyutup youtube alemine dalan ebeveynler başta olmak üzere suç işleyen herkes tokatlanmak üzere Ali Kırca'ya verilmeli.Blog yangında ilk kurtarılmalı.Aslında bu kadar çok zorunluluk eki olmamalı.Yine de o kız beni görmeli artı bana kazak örmeli.

Norma Jeane Mortenson.

I used to say to myself, ''What the devil have you got to be proud about, Marilyn Monroe?'' And I'd answer, ''Everything, everything.''

Without Chupa Chups.

Agency: Lowe Bull, Johannesburg, South Africa Creative Director: Gareth Lessing Art director: Adam Livesey Copywriter: Matthew Brink Photographer: Clive Stewart

hem peydahlamış-hem tasarlamış: halildogan*
fu©k-copyright 2008-????